AFYONKARAHİSAR BAROSU KADIN VE ÇOCUK HAKLARI KOMİSYONU BASIN AÇIKLAMASI
Tarih: 8.03.2023| Okunma Sayısı: 467

 Afyonkarahisar Barosu Kadın ve Çocuk Hakları Komisyonu 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günü dolayısıyla Afyonkarahisar Barosu Yeni Hizmet Binası konferans salonunda basın açıklaması düzenledi.

 

   8 MART DÜNYA EMEKÇİ  KADINLAR GÜNÜ  BASIN AÇIKLAMASI 
                                              


            8 Mart Dünya Emekçi  Kadınlar Günü'nün tarihçesine baktığımızda ,  1857 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin New York eyaletinde bir tekstil fabrikasında çalışan 40.000 kişinin eylemi ile başlar. Düşük maaş ve kötü koşullarda çalışan işçiler haklarını aramak isterler. Bu çalışma şeklinin insanlık dışı olduğunu düşünüp daha iyi koşullarda çalışmak için haklarını ararlar. Mevcut koşulların dayanılmaz bir hal alması sebebiyle eyleme başlayan kadınlar polis tarafından durdurulmaya çalışılır. Ancak kadınlar geri adım atmaz . 8 Mart gününde bu grevlere müdahale eden polisler işçileri fabrikaya kilitler. Ardından fabrikada yangın çıkar. Bu yangında 129’u kadın can verir. O ölümler dünya kadınlarının seslerini duyurabilmesi için yakılan ateşin ilk kıvılcımı olmuştur. Yaşanan bu acı olay ile  alın terinin, emeğin ve birlik olmanın sembolü haline gelen 8 mart emekçi kadınların onurlandırılması için kutlanan bir gün haline gelir.

           Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk;  “Dünya’da hiçbir milletin kadını, milletini kurtuluşa ve zafere götürmekte, Anadolu kadınından daha fazla çalıştım diyemez " demiştir.  Atatürk'ün söylediği bu sözde  mübalağa yoktur. Zira Kurtuluş Savaşı’nın en önemli aktörlerinden biri de Türk kadını olmuştur. Türkiye’de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında “Emekçi Kadınlar Günü” olarak kutlanmaya başlanmıştır. 


          8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günü; tüm dünyadaki emekçi kadınların; kendilerini ailede, toplumda, siyasal, sosyal ve ekonomik alanlarda eşit bir birey olarak görmeyen zihniyetlere karşı dayanışma ruhuyla hareket ederek; toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması, kadının insan haklarının ihlal edilmesinin ortadan kaldırılması için gerekli eğitim, kültür, ekonomik ve yasal alanda çalışmalar yapılması taleplerini dile getirdikleri mücadele  ve  dayanışma günüdür. 


         Bu yıl 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü  ne yazık ki 10 ilde yaşanan depremin sarsıntıları ve ardından yaşananlar ile karşılıyoruz. Normal hayatta bile kadınların yükü ve sorunları son derece  ağır iken savaş ve  afet  gibi  olağan üstü durumlarda kadınların ve çocukların karşılaştığı şiddet ve yoksulluk daha büyük rol oynuyor ve   ne yazık ki yıkımın en büyük yükü  kadınlarımızın omuzlarına biniyor. Bu nedenle bu gün vesilesi ile sesimizi duyurabildiğimiz tüm insanları deprem bölgesindeki kadınlarımızla birlik , beraberlik ,  dayanışma içinde olmaya ve  bu enkazı birlikte kaldırmaya davet ediyoruz. 

        Afet bölgesinde yaşayan kadınlar için,  adalete erişim mekanizmalarının işler halde olmadığı gözetilerek bir an önce ;  şiddeti önleyecek  tedbirleri almak, şiddet tehdidi altındakileri  korumak  hususunda  kamu kurum ve kuruluşlarının çözüm mekanizmalarının  geliştirilmesi ve uygulamaya geçirilmesi gerekmektedir. 


         Bilindiği üzere tarih boyunca kadınlar, kadının insan haklarını ihlal eden düzenin değişmesi için mücadele  vermiş ve bu mücadeleler sonucunda gerek yasalar gerek uluslararası sözleşmeler bağlamında birçok kazanımlar elde etmişlerdir. Ancak ne yazık ki ülkemizde ve tüm dünyada  8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, utanç verici bir şekilde giderek artan kadına yönelik şiddetin, kadın cinayetlerinin, kadınların şüpheli ölümlerinin dehşetinde yaşanmaktadır. Kadınlara  yönelik şiddet; münferit olaylar olarak değerlendirilemeyeceği gibi, çözümü de sadece yaptırımların artırılmasında değildir. Kadınların yaşam hakkına yönelik sistematik hale gelen kadın cinayetlerinin önlenmesi için yasaların eksiksiz uygulanması, önleyici ve koruyucu tedbirlerin alınması, kadınların ve erkeklerin toplumsal yaşamın her alanında eşit katılımlarını  sağlamaya yönelik bütüncül politikaların oluşturularak samimi takibinin yapılaması gerekmektedir. Bu anlamda Kamu Kurum ve Kuruluşları cinsiyet temelinde ayrımcılık yapmalı ve eşitliği uygulamak için mekanizmalar oluşturmalı ve düzenlemeler yapmalıdır. Kadınlara karşı her türlü ayrımcılık sonlandırmalı, toplumsal cinsiyet eşitliği sağlanarak, kadının toplumsal konumu güçlendirilmelidir.


        Hak savunucusu olarak biz avukatlar  artık olağanlaşan kadına yönelik şiddet haberlerinden yorulduk  ve artık  kadına karşı ayrımcılığın ortadan kalktığı, kadının eşit ve özgür bir birey olarak var olduğu, kadının insan haklarının ihlal edilmediği, istismarın önlendiği,  barışın ve özgürlüğün var olduğu bir Türkiye ve Dünya  istediğimizi  ve kadınların bu insani haklarının  elde edilinceye kadar konunun takipçisi olacağımızı  kamuoyuyla saygılarımızla paylaşıyoruz. 

  Kadın ve Çocuk Hakları Komisyonu  Başkanı

  Av. Buket AYDOĞUŞ

 

https://www.youtube.com/watch?v=JXloralVZIE

24.04.2024
AV. TURGAY ŞAHİN
BARO BAŞKANI

BARO LEVHASI


© Web sitesi hizmeti Türkiye Barolar Birliği tarafından verilmektedir.